Geçtiğimiz günlerde Pardus Geliştirici e-posta listesinde yaşanan proje yönetimi aracı tartışmasının ana ekseni ile de ilgilensem ve proje yönetimini / ekibini bu konudaki kararlarından dolayı haksız görsem de Pardus’a bir geliştirici olarak hiç bir katkım olamadığı için o konuda detaya girip fikir belirtme hakkını kendimde görmüyorum. Aynı sebepten projenin (bence) genel yönetim yanlışları, amaç ve tutku eksikliği, ve bir dizi başka hal ve tavır problemleri ile ilgili düşündüklerimi de burada yazmayacağım.
Ancak, başka bir konu var ki 20 yıldan fazladır kod yazan, hem formal eğitimli, hem de ‘alaylı’ bir bilgisayar bilimci / programcı olarak kayıtsız kalamadım. Bir aracın seçilmemesi konusunda bahane olarak öne sürülen ‘ekipte bu aracı destekleyecek kadar Ruby bilen kimse yok’ denmesi gerçekten tepemi attırdı. Bir Linux dağıtımının çekirdek ekibinde yazılım geliştirici olarak çalışan insanların dilden bağımsız temel bilgisayar bilimleri kavramlarına hakim olmalarını, ve bir dili, o dil ile geliştirilmiş bir projeye ufak tefek eklentiler yazacak kadar öğrenmeyi bu kadar büyük bir sorun olarak görmeyecek çapta olmalarını beklerdim, yanılmışım.
Ekibin tamamının Python bildiğini biliyorum, sonuçta Pardus’un araçları Python ile geliştiriliyor. Bunu fırsat bilip üzerime düşen görevi yapıyor ve bunun bu girdinin başlığına güzel bir örnek olduğunu düşünerek şu linki okumalarını geliştiricilere tavsiye ediyorum.
Maalesef Türkiye’de yüksek kalibrede bilgisayar bilimci / yazılımcı yetiştirmeyi beceremiyoruz. Çok sağlam kişiler yok değil ama istatistiksel olarak baktığımda çok azınlıkta kalıyorlar.
Böyle düşünmemin tek sebebi bu yazdığım olay değil elbette. Yıllardır okulda ülkenin önde gelen üniversitelerinden mezun olmuş ve yüksek lisans / doktora yapmaya gelmiş onlarca öğrenci ile karşılaşıyorum ve bir kısmının çok temel bilgisayar bilimi kavramlarına ve pratik bilgilere bile ne kadar yabancı olduklarını, dahası bu açıklarını kapama konusunda da ne kadar isteksiz ve beceriksiz olduklarını görerek çok üzülüyorum.
Böyle durumlarda gerçekten geleceğe dair umudumu yitiriyorum.
Leave a Reply